Sinüzit Tedavisi

Sinüzitin nedenleri nelerdir?

Sinüzit nedenlerinin bilinmesi, yapacağımız sinüzit tedavisini belirlemede bize yol gösterir. Yüzümüzde, burun çevresinde bulunan boşlukların iltihaplanması veya hastalanmasına “sinüzit” diyoruz. İltihaplı sinüzitlere virüsler, bakteriler veya mantarlar neden olur. Ancak kişinin sinüzit hastalığına yakalanmasını kolaylaştıran çeşitli durumlar da olabiliyor. Basit bir soğuk algınlığı, ani ısı veya nem değişimleri ve mevsim geçişleri sinüziti tetikleyebilir. Ayrıca burundaki anatomik bozukluklar da bazen sinüs kanallarını daraltabilir. Bunlara örnek olarak burun eğrilikleri (deviasyon), burun eti büyümesi ve konka büllozayı verebilirim.

Burun ve sinüs mukozasının bozulduğu durumlar da sinüzite eğilim yaratır. En çok bilineni, mukoza örtüsünü hassaslaştıran ve şişiren alerjik nezledir. Burun spreyi bağımlılığı, sigara kullanımı ve çeşitli genetik yatkınlıklar da mukozayı hasta edebilir. Sinüslerin aksesuar delikleri ise pek bilinmez. Fakat geniz akıntısı ile salgı kısırdöngüsüne yol açan bu durumla endoskopik muayenede sıkça karşılaşırız. Ayrıca “burun polibi” adı verilen üzüm salkımı benzeri dokular da sinüs kanallarını kapatabilir. Bunlar genellikle inflamasyon sonucunda meydana geldikleri için, sinüzit hastalığının seyrinde de oluşabilirler. Bunun dışında, dişlerden komşuluk yoluyla gelişebilen özel sinüzitler vardır. Sinüzit tedavisinin doğru yapılabilmesi için, önce tüm olası nedenler değerlendirilir ve ortaya konur.

Özetlemek gerekirse, sinüsler hassas bir anatomiye sahiptir ve sinüslerin işlerliğinde mukoza sağlığı önemlidir. Sinüs kanallarını mukozayı etkileyen her koşul sinüzite neden olabilir. Bu koşullar sinüslerde kısa veya uzun süreli etkilere yol açabilir.

Sinüzit çeşitleri nelerdir?

  1. Süresine göre: Akut sinüzit, subakut sinüzit, tekrarlayan ve kronik sinüzitler. Hepimizin bir nezle veya grip sonrası senede 1-2 defa yaşadığı geçici iltihaplanmalara Akut sinüzit Temel belirtiler burun tıkanıklığı, sarı-yeşil burun ve geniz akıntısıdır. Yüzde dolgunluk, ağrı, baş ağrısı ve koku kaybı olabilir. Akut sinüzit çoğu kez antibiyotik tedavisiyle kısa sürede, en fazla 1 ay içinde düzelir. Subakut sinüzit1-3 ay arası süren sinüzitlere denir. Tekrarlayan akut sinüzit, bir kişinin senede dört veya daha fazla atak geçirmesi anlamına gelir. Bu durum kronik sinüzitle ilişkili de olabilir. Belirtiler 3 ay veya daha uzun sürdüğünde, buna Kronik sinüzit diyoruz. Kronik sinüzit genellikle ağrısız ve iltihapsız, müzmin bir durumdur. Bu nedenle akut iltihaplı dönemleri dışında sıklıkla antibiyotikler etkili olmaz. Geniz akıntısı ve burun tıkanıklığı temel belirtileridir. Uzun süreli takip ve vakaya göre tedavi gerektirir.
  2. İltihaplanan sinüs çeşidine göre: Paranazal sinüsler, sinüs boşluklarının tümünü kapsayan tıbbi bir tanımlamadır. Tümünün iltihaplanmasına pansinüzit Sinüzit hastalığı hangi sinüsü tutmuşsa ona göre de isimlendiririz. Bunlardan maksiller sinüzit yanaktaki sinüslerin ve frontal sinüzit alındaki sinüslerinin iltihaplanmasıdır. Etmoid sinüzit gözler arasında bulunan sinüslerin ve sfenoid sinüzit ise kafamızın orta bölümündeki sinüslerin iltihaplanmasıdır.
  3. Yaşa göre: Çocuk sinüzitleri ve erişkin sinüzitleri. Sinüzit hastalığı sadece erişkinlerde olmaz; çocuklarda da sinüzit atakları görülür. Erişkinlerdeki sinüzitler sıklıkla infeksiyonlar, alerji ve anatomik sorunlara bağlıdır. Çocuklardaki sinüzit ataklarının önde gelen nedeni ise geniz eti büyümesidir. Çocuk sinüzitleriyle alerjik nezleyi de sıklıkla beraber görürüz. Erişkin yaşlarda geniz eti olmaz (geniz eti 16 yaşından sonra kaybolmuş olmalıdır)
  4. Etkene göre: Viral, bakteriyel sinüzitler ve mantar sinüzitleri. İltihaplı sinüzit denildiğinde sıklıkla bakteriler etken olarak akla gelir. Bunlarda genellikle sarı-yeşil burun ve geniz akıntıları olur. Oysa antibiyotiklerle düzelmeyen sinüzit hastalarında bir etkeni daha düşünmek gerekir. Üstelik tropikal ülkelere seyahat öyküsü de varsa sebep mantar olabilir. Mantar sinüzitinin tıbbi adı fungal sinüzit Bunlar tipik hastalık tablosu yaratmadan sinsi ağrı ve geniz akıntısı belirtileriyle yıllarca sürebilirler.
  5. Birlikte bulundukları hastalıklara göre: Sinüsler anatomik komşuluklarından veya bazı sistemik koşullardan etkilenebilirler. Örneğin bazı kişilerde üst azı dişleri veya yirmi yaş dişlerine ait kökler sinüslerin içindedir. Bu sebeple dişle ilgili müdahaleler ve abseler sonrası sinüzit oluşabiliyor. Odontojenik sinüzit dediğimiz bu durumu diş implantları ve dolguları sinüse kaçtığında da görüyoruz. Bu gibi özel sinüzitlerde bazen ağız boşluğu ve sinüs arasında açıklık oluşabilir. Buna oroantral fistül Bunlar sıkıntılı ve kronik durumlardır ve özellikli takip ve tedavi gerektirirler. Alerjik sinüzitlerde, burun içinde oluşan yoğun akıntılar ve mukoza şişmeleri, sinüs kanallarını tıkayabilir. Eozinofilden zengin alerjik salgılarda bulunan toksik maddeler burun mukoza örtüsünün ve sinüs içerisinin işleyişini bozabilir. Sinüs anatomisine ve işleyişine yönelik tedavilerimizin yanında, bu hastaların Alerji Uzmanlarından da destek alması gerekir.

Özel sinüzitlere diğer bir örnek polipli sinüzittir.  Tıbbi adıyla nazal polipozisin nedeni henüz tam olarak belirlenememiştir. İnflamasyon nedeniyle veya bazı genetik hastalıklarla beraber olabilirler. Polip adı verilen üzüm benzeri oluşumlar sinüs kanallarını tıkarlar. Çoğu kez kortizonlu tedavilerle gerilerler, ancak tekrarlama eğilimindedirler. Genetik kökenli sinüzitlerde mukoza örtüsünün işleyişi bozuktur; sinüsler kendilerini temizleyemezler. Bunlar İmmotil Silia Sendromu, Kartagener Sendromu ve Kistik Fibrozistir. Maalesef çocukluk çağından itibaren onlarca yıl süren sinüzit şikayetleri ve solunum yolu sorunları görülebilir. Otoimmün bazı hastalıklar ve bağışıklık bozuklukları da sinüzit hastalığına yol açabilirler.

Görüldüğü gibi sinüzit çeşitleri çoktur, tüm bu durumların kombinasyonları da olabilir. Bu nedenle sinüzit tedavisi basit bir konu değildir. Başarılı sinüzit tedavisi için sinüziti doğru teşhis etmek ve tüm yönleri ile ele alabilmek gereklidir.

Sinüzit nasıl teşhis edilir?

Sinüzit hastalığının teşhisinde en önemli ve ilk aşama, endoskoplarla yapılan burun içi muayenedir. Bu muayene sinüzite ait bulguları doğrudan görebiliriz. Sinüs kanallarının açıldığı aralıklar (orta meatus) ve salgıları değerlendiririz. İltihap varsa, nereden, hangi sinüsten geldiğini de görebiliriz. Burun ucundan genize kadar tüm burun içi yapılara ait bulguları kaydederiz.  Örneğin kemik eğriliği, burun eti büyümesi, geniz eti veya polip gibi tüm oluşumlar görülebilir. Mukoza örtüsünün durumu, rengi ve salgı yoğunluğunun görünümü de teşhiste çok değerlidir. Örneğin alerjik nezleye ait tanı koydurucu bulguları bu şekilde görebiliriz. Endoskopik burun muayenesini farklı zamanlarda tekrarlamanın önemi de çok büyüktür. Zira sinüzitin şiddetli dönemindeki bulgularla, ilaçlı tedavi yapıldıktan sonraki bulguları birbirlerinden çok farklı olabilir. Şiddetli dönemde ameliyatlıkmış gibi görünen bir sinüzit, iltihap geçince ve mukoza örtüsü yatışınca düzelebilir. Sıklıkla topikal tedavilerle izlenebilir. Bu durum polipli sinüzitler için de geçerlidir. Sinüsleri tamamen dolu nazal polipozis vakasında bile, ilaçlı tedavi sonrasında, planlanan sinüzit ameliyatının kapsamı değişebilir. Hastalığın evresi gerilediğinde daha sınırlı, düşük riskli ve az maliyetli hale gelebilir. Bu nedenle sinüs boşlukların içini değerlendirmemizi sağlayan filmlerin zamanlaması çok önemlidir. Bunda da sinüzit hastalığının şiddetli dönemindeki bulgular yanıltıcı olabilir. Bir paranazal sinüs tomografisi, sinüzit hastasının tedavi ile gelinen en iyi halinde çekilmelidir.

Sinüzit hangi hastalıklara yol açar?

Burun-sinüsler solunum yollarının giriş bölümünde yeralırlar. Solunum havasının ısınması, temizlenmesi ve nemlenmesini sağlarlar. Dolayısıyla hastalanınca bu işlevler bozulur; kulak, boğaz ve akciğer sağlığı olumsuz etkilenebilir. Sinüzit hastalığında sıklıkla burun tıkanıklığı ve akıntılar olur. Bunlar orta kulak iltihabı, kulakta sıvı toplaması ve östaki sorunlarına yol açabilir. Sinüzitle beraber sıklıkla boğaz sorunları, farenjit ve bazen larenjit olur. Şiddetli veya uzun süren durumlarda bronşit, zatürre ve astım gibi hastalıklar gelişebilir. Geniz akıntıları nedeniyle kronik öksürük, ses kısıklıkları, çocuklarda geniz eti büyümesi gibi durumlar meydana gelebilir.

Sinüs boşluklarının komşu olduğu hayati organlar vardır. Aradaki ince kemik dokuların erimesiyle infeksiyon göz ve beyin bölgelerine yayılabilir; bası oluşturabilir. Bu nadir görülür fakat oldukça tehlikeli durumlardır. Bunlara sinüzitin komplikasyonları deriz. Uzun süren sinüzit hastalarında kalıcı koku kayıpları ve tat alma bozuklukları da azımsanmayacak ölçüdedir.

Sinüzit tedavisi nasıl yapılır?

Akut iltihaplı sinüzitlerde antibiyotikler oldukça etkilidir. Tedavi süresi bitiminde endoskopik muayene tekrarlanır; düzelme sağlanmışsa tedavi sonlandırılır. Tam düzelme olmamışsa tedavi süresi uzatılabilir, antibiyotik değiştirilebilir. Beraberinde akıntıları azaltan, kıvamını incelten, burnu açan ilaçlar verilir. Tuzlu su spreyleri mekanik temizlenmeye yardımcı olur. Alerji varsa buna yönelik eklemeler yapılabilir. Kronik sinüzitlerde mukozayı yatıştıran kortizonlu spreyler ve burun yıkama uzun süreli kullanıldığında fayda edebilir. Bunlardaki tedavi süresi veya bir sonraki adım, yine endoskopik takiplerdeki bulgulara göre belirlenir. Polipli sinüzit tedavisinde kortizonlu ilaçlar poliplerin gerilemesini sağlar. Tüm bu tedavilerin çeşitli kombinasyonları mutlaka bir KBB Uzmanının kontrolü altında yapılmalıdır. Uzmanın endoskopi deneyimi ve güncel sinüs bilgisi, sinüzitin teşhis ve tedavisinde beklentileri yükseltir. İlaç tedavisinin fayda etmediği kronik/tekrarlayan sinüzitlerde sinüzit ameliyatı gerekli olabilir.

Faydalı Linkler

Sinüzit,
Ameliyat Sonrasında Tekrarlar mı?

Sinüzit hastalığı ameliyat aşamasına gelmiş olanlar sıklıkla bu ameliyatın tekrar tekrar yapılıp yapılmayacağını sorarlar. Oysa polipli sinüzit hastalığı olanlar hariç olağan koşullarda sinüzitin tekrar ameliyat edilmesi gerekmez.

Sinüzit Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Sonrasında Nelere Dikkat Etmelidir?

Sinüzit ameliyatı çok teknik bir operasyondur. Güncel sinüs bilgisi, el becerisi ve hassas araç gereçlerin varlığını gerektirir. Dr. Atilla Şengör endoskopik operasyonlar üzerine yoğun çalışmaktadır.

Sinüzit Nasıl
Teşhis ve Tedavi Edilir?

Sinüzit hastalığının nasıl teşhis ve tedavi edildiği konusu üzerine Dr. Atilla Şengör ayrıntılı bilgi veriyor. Ayrıca sinüzit ameliyatının hangi koşullarda ve ne zaman yapılması gerektiğini anlatıyor. Sinüzit Tedavisi Dr. Atilla Şengör’ün yoğun çalıştığı konulardan biridir.