Horlama ve Uyku Apnesi
Horlama nedir?
Uyku sırasında, nefesin boğazdaki gevşemiş dokuları titreştirmesi ile oluşan boğuk veya sert sese horlama denir. Bu durum, vücudun rahat bir şekilde nefes alamadığının bir göstergesidir. Horlama hafif veya gürültülü, kısa veya uzun süreli olabilir. Sürekli ve gürültülü olduğunda kişinin uyku kalitesini bozabilir; partneri varsa ilişkileri olumsuz etkileyebilir. Çocuk, erişkin veya yaşlı olsun, herkes horlayabilir.
Uyku Apnesi Nedir?
Tıpta geçici olarak solunumun durmasını “apne” olarak tanımlarız. Uykudaki nefes kesilmelerine “uyku apnesi” diyoruz. Uyku apnesi, horlama ile birlikte görülebilir; ancak daha ciddi bir durumdur. Kişinin sağlığındaki bir bozukluğun belirtisidir ve başka sorunlara yol açabilir. Solunum durmaları vücutta oksijen seviyelerinin düşmesine yol açar. Kalp ve beyin gibi hayati organların oksijensiz kalması ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Apne sıklığı ve süresi ne kadar fazlaysa tehlikesi de o kadar artar. Özellikle aşırı kilolu erişkinlerde ve çok sık hasta olan çocuklarda görülür. Ancak bu bir kaide değildir.
Horlama neden olur?
Soluk havasının geçtiği yolların herhangi bir yerindeki darlık, horlamaya neden olabilir. Daralmış bir alandan geçen havanın hızlandığını, metro tünellerinde veya bir cereyanın içinde kaldığınızda kolayca gözlemleyebilirsiniz. Bu hızlanma, boğaz ve gırtlakta meydana geldiğinde, gevşek dokuların titreşmesiyle horlama sesi oluşur.
Burun tıkanıklığı, boğazda ve gırtlakta daralma veya gevşeme gibi durumlar, horlamanın başlıca nedenleridir. Burun tıkanıklığı (detaylı bilgi için) horlamayı tetikleyen en yaygın faktörlerden biridir. Çocuklarda geniz eti ve bademcik büyümeleri, hava yolunu daraltarak bu duruma yol açabilir. Erişkinlerde ise genellikle yumuşak damak sarkması, boğazın arka kısmını daraltarak horlamaya sebep olabilir.
Ayrıca erişkinlerde büyük bademcikler, dil ve dil kökünde kalınlaşmalar gibi faktörler de hava akışını etkileyebilir. Bu durumlar kilo artışı veya lenf dokularıyla ilişkili olabilir. Gırtlak ve yutak bölgelerindeki hastalıklar hava akışını engelleyerek horlamaya neden olabilir. Yüz ve çene kemiklerindeki hastalıklar, diş yapısındaki sorunlar, ağzın düzgün kapanmasını bozarak horlama problemine yol açabilir.
Üst solunum yolu enfeksiyonları, yaşlılık, kilo alınması ve alkol kullanımı da horlamayı tetikleyen faktörler arasındadır.
Uyku apnesi neden olur?
Yukarıda saydığım horlama nedenlerinden bazıları, ileri vakalarda Uyku Apne Hastalığı’na yol açabilir. Dolayısıyla, bu durumlarda horlama ve uyku apnesi çoğu kez birlikte görülür. Solunum yolundaki darlıklar ve tıkanmalar nedeniyle olunca bu duruma tıpta ‘obstrüktif uyku apnesi’ diyoruz. Tıkayıcı tip apne olarak bilinen bu durumun dışında bir de ‘santral uyku apnesi’ bulunmaktadır. Santral tipteki apnede, beyin veya sinir sisteminden akciğer kaslarına “nefes al” komutu gitmesinde bir sorun olabiliyor. Bazı hastalarda santral ve obstrüktif apne beraber görülebilir. Bu iki tipin ayrımını ise ‘uyku testi’ veya tıptaki adıyla ‘polisomnografi’ ile yapıyoruz.
Uyku apnesi belirtileri nedir?
Gece boyunca meydana gelen nefes durmaları, yalnızca hasta için değil, yakınları için de korkutucu olabilir. Boğazda boğulma ve takılma sesleri duyulabilir. Huzursuz uyku ve sık sık tuvalete gitme ihtiyacı, kişiyi gece boyunca defalarca uyandırabilir. Bu durum uykusuzluğa ve yorgunluğa yol açar. Sabah baş ağrıları, gündüz enerjisinin düşmesi ve halsizlik de görülebilir. Zamanla dikkatin bozulmasına, başarısızlığa, mutsuzluğa ve depresyona sürükleyebilir. Gündüz uyuklama araç kullananlar için tehlikeli olabilir. Oksijensizlik, zamanla akciğer ve kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, uzun süre oksijensiz kalmak, kaslarda refleksif kasılmalara yol açabilir. Sırt ve bel ağrıları, huzursuz bacak sendromu, diş sıkma ve çene eklemi sorunları ortaya çıkabilir.
Horlama ve Uyku apnesinde teşhis nasıl yapılır?
Hastayı ve/veya yakınını detaylıca sorguladıktan sonra endoskopla muayene yaparız. Şengör KBB’de horlama için muayeneleri düz veya açılı, ince endoskoplarla yapıyoruz. Burun, geniz, boğaz, dil kökü ve gırtlak bölgelerindeki tıkayıcı durumları doğrudan görerek teşhis edebiliyoruz. Bu muayenenin bir solunum yolu infeksiyonu sırasında yapılması, bulguları olduğundan daha kötü gösterebilir. Bu sebeple hastalık geçince muayenenin tekrarlanması uygun olur. Boy-kitle oranıyla boynun dıştan muayenesi hem ilk değerlendirmede hem de takipler için önemlidir. Bazı hastalarda özellikle insülin direnci, diyabet veya hormonal bozukluklar açısından kan testleri yapılması gerekli olabilir. Bunun için bir Dahiliye Uzmanı ya da Beslenme Uzmanı desteği alabiliriz.
Uyku apne hastalığından şüphelendiğimiz hastaları polisomnografi testi için bir uyku laboratuvarına yönlendirebiliriz. Bu şekilde hastanın solunum durmaları, oksijen düşmeleri ve kasılmaları gece boyunca kaydedilir. Bunun sonunda uyku apnesinin tipini ve derecesini saptamış oluruz. Bu koşullar bize tedavi için izleyeceğimiz yolu da gösterir.
Horlama tedavisi nasıl olur?
Horlama tedavisinde hastaya ağır gelecek, zorlayacak ameliyatlardan kaçınmayı tercih ediyoruz. Horlayanların spor yapmaya ve hareketliliğe yönlendirilmesi çok faydalıdır. Bu şekilde boğazı açık tutan kasların tonusu da (istirahat sırasındaki gerginliği) artabilir. Eğer kilolularsa bu şekilde hem metabolizmalarını hızlandırma hem de yağ dokularını azaltma şansları olur. Zira her türlü operasyonu geçirmiş olmasına rağmen, horlaması devam eden, azımsanmayacak sayıda hasta vardır.
Diğer yandan hastaların horlama protezi, horlama bandı, horlama yastığı ve horlama aparatı arayışına girdiklerini duyuyoruz. Bunlar tıkanıklığın yerine göre hastaların bazılarında fayda sağlayabilir. Biz hekimlerin de bazen belirli aşamaları geçtikten sonra bir kısım hastaya bunlardan önerdiklerimiz olur.
Ama yukarıda horlama nedenlerine değindim. Üstelik burun tıkanıklığı gibi onlarca sebebi olan bir koşulun tedavisi sıklıkla basit aparatlar olmuyor. Çünkü hastaların önemli bir bölümü gündüz de sıkıntı yaşar. Bunun için doğru düzgün tedavi edilmeleri gerekir. İlgili sayfamda (Burun Tıkanıklığı Neden Olur ve Nasıl Tedavi Edilir?) bunu da görebilirsiniz.
Horlayan çocuklarda nefes durmaları olmuyorsa tedavi için rahat zaman var demektir. Nezle ve gripte çocuk veya erişkin herkes geçici olarak horlayabilir. Hastalık iyileşince durum düzelir. Geniz eti büyümesi olan çocuklarda ilaç ve spreyli tedaviler yapılır. Bununla küçülmüyorsa, sıkıntılar artıyorsa ameliyatla alınması gerekli olabilir. Buna takipler sırasında karar veririz; ben en az 1 ay izlemeden ameliyat kararı almıyorum. Çocuklarda horlama için bademciklere sıklıkla müdahale etmiyorum. Erişkinlerde horlamanın tek sebebi ileri bademcik büyümesiyse müdahale gerektirebilir. Lenf dokusu yapısının tekrar büyüme potansiyeli olduğu için Şengör KBB’de küçültme yöntemini tercih etmeyiz. Hastalıkla ilişkisi yoksa bademciğe dokunmayız; ilişkili bulursak tümüyle çıkartırız. Bu operasyona tonsillektomi diyoruz.
Erişkinlerde yumuşak damak ve küçük dil sarkması varsa, bunların titreşmesini engellemek için de müdahaleler yapılabilir. Küçük dilin kısaltılması ve yumuşak damağa radyofrekans uygulamaları yapılabilir.
Kilo ve yumuşak doku fazlalığı nedeniyle olan durumların çoğu alışkanlıkların düzeltilmesiyle rahatlar. Bu hastalar düzenli egzersiz yaptıklarında ve gıda alımlarını bir hekim kontrolünde düzelttiklerinde sonuç alabilirler. Ancak apnesi olanlarda bu süreç yine mutlaka CPAP (pozitif basınçlı hava maskesi) ile yürütülmelidir. Bu destek uyku apnesi olanlarda solunum durması nedeniyle oluşabilecek tehlikeleri riskleri azaltır.
Basit horlama nasıl önlenir?
- Alkol ve sigara kullanılmaması: Bu maddeler üst solunum yollarını daraltabilir ve horlamayı artırır.
- Uyku ilacı ve sakinleştirici diğer ilaçlar alınmamalı: Bu tür ilaçlar kas gevşemesine neden olabilir, bu da horlamayı artırır.
- Düzenli egzersiz yapılmalı: Egzersiz, genel sağlık durumunu ve solunum kaslarının gücünü artırır.
- Aşırı yorgunluk horlamayı artırabilir: İyi bir uyku düzeni sağlanmalı.
- Burun bantları rahatlatıcı olabilir: Basit burun tıkanıklığı olanlar için faydalı olabilir.
- Solunum yolu rahatsızlıkları varsa tedavi edilmeli: Kanıtlanmış bir hastalık varsa, uygun tedavi uygulanmalı.
- Beslenmeye dikkat edilmesi: Sağlıklı bir diyet, kilo kontrolüne yardımcı olur.
- Akşam yatmadan önceki 3 saat yemek yenilmemesi: Mide doluluğu horlamayı artırabilir.
- Karın çevresindeki yağın eritilmesi: Fazla kilolar, horlamayı kötüleştirir; bu nedenle sağlıklı kilo vermek önemlidir.
- Sırt üstü değil, yan yatılabilir: Yan yatmak, hava yollarını açık tutmaya yardımcı olabilir.
Uyku Apnesi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Tıkayıcı uyku apnesi (obstrüktif uyku apnesi) yaygın bir formudur. Tedavi, apnenin şiddetine ve hastanın özel durumuna göre şekillenir
-
Hafif ve Orta Dereceli Tıkayıcı Uyku Apnesi Tedavisi
Hafif düzeydeki uyku apnesi vakalarında tedavi horlamadakine benzer. Genellikle yaşam tarzı değişiklikleri ve destekleyici cihazlarla yapılır. Bu aşamada cerrahi müdahaleye gerek kalmadan etkili sonuçlar alınabilir:
- Yaşam Tarzı Düzenlemeleri: Kilo kaybı, sigara ve alkol tüketiminin azaltılması, uyku pozisyonunun değiştirilmesi gibi adımlar, tıkayıcı uyku apnesini hafifletmeye yardımcı olabilir. Özellikle sırt üstü uyuma, horlamayı ve apne ataklarını artırabilir, bu yüzden yan ya da yüzüstü uyuma önerilir.
- CPAP Cihazı: En yaygın tedavi seçeneği olan CPAP (Continuous Positive Airway Pressure) cihazı, uyku sırasında hava yollarını açık tutarak apne ataklarını engeller. Bu cihaz, gece boyunca solunumun kesilmesini önleyerek uyku kalitesini önemli ölçüde artırır. Hafif ve orta düzeydeki apne vakalarında oldukça etkili bir çözüm sunar.
- Ağız İçi Cihazlar: Çene ve dilin konumunu değiştirerek hava yolunun açık kalmasını sağlayan özel ağız içi cihazlar, hafif tıkayıcı uyku apnesi vakalarında kullanılabilir. Bu cihazlar, genellikle uyku esnasında dilin geri kaymasını engelleyerek solunumun rahatlamasına yardımcı olur.
-
Ağır Dereceli Tıkayıcı Uyku Apnesi Tedavisi
Daha şiddetli uyku apnesi vakalarında sadece yaşam tarzı değişiklikleri ve cihazlar yeterli olmayabilir. Bu tür vakalarda cerrahi müdahale veya diğer ileri tedavi seçenekleri gündeme gelebilir:
- Cerrahi Müdahaleler: Bademcik ve geniz eti büyümesinde horlama ve uyku apnesi tedavisi yine paralellik gösterebilir; ameliyat yapılabilir. Ancak, dil kökü veya çene cerrahileri gibi daha invaziv operasyonlar, komplikasyon riski ve iyileşme süreci açısından dikkatlice değerlendirilmelidir. Bu tür cerrahi işlemler, çoğunlukla son çare olarak uygulanır. Bu operasyonlardan kaçınılamaz ise hastayı bu konuda çalışan bir meslektaşa yönlendiririm.
- Burun Eti Küçültme (Lazerle): Burun tıkanıklığı da apneye neden olabilir, bu durumda lazerle yapılan burun eti küçültme işlemi oldukça etkili olabilir. Bu operasyon, CPAP cihazının daha verimli kullanılmasını sağlar ve hastanın genel konforunu artırır.
-
Santral Uyku Apnesi Tedavisi
Santral uyku apnesi, beynin solunum kaslarına yeterli sinyalleri göndermemesi sonucu ortaya çıkar demiştim. Bu sebeple tedavi süreci daha karmaşıktır. Bu tür vakalarda genellikle farklı bir yaklaşım gereklidir:
- Bipap Cihazı: Santral uyku apnesi olan hastalar için Bipap (Bilevel Positive Airway Pressure) cihazı kullanılabilir. Bu cihaz, her nefes alırken farklı hava basıncı uygulayarak solunumun düzenlenmesine yardımcı olur.
- Medikal Tedavi: Bazı santral apne vakalarında ilaç tedavisi de gerekebilir. Ancak bu tedavi, uzman hekimler tarafından dikkatle izlenmelidir.
Sonuç
Uyku apnesi tedavisinde ilk adım, hastanın apne şiddetini belirlemek ve uygun tedavi yöntemlerini seçmektir. Hafif vakalarda yaşam tarzı değişiklikleri, ağız içi cihazlar ve CPAP cihazları etkili olabilirken, ağır vakalarda cerrahi müdahale veya daha gelişmiş tedavi seçenekleri gerekebilir. Santral apne vakalarında ise nöroloji uzmanları ve uyku klinikleri devreye girer. Önemli olan, her tedavi planının kişiye özel olması ve uzman bir ekip tarafından yönetilmesidir.