Ses Kısıklığı

Ses Kısıklığı Neden Olur?

Ses kısıklığının en sık nedenleri arasında gribal enfeksiyonlar ve aşırı bağırma yer alır. Bu durumlar, ses tellerinde ödem (şişlik) oluşmasına yol açar. Enfeksiyonlarda ses kısıklığı, öksürük, yangı ve salgılarla da ilişkilidir. Bazı viral enfeksiyonlarda ise ses tellerinde zayıflama (vokal kord bowing) görülebilir. Burada, şişmenin tam tersi bir durum söz konusudur: Doku ara maddesi kaybolur ve ses telinin iç kısmı bombeleşir. Bu durumda ses telleri düzgün bir şekilde birbirlerine temas edemez ve ses kısıklığı ortaya çıkar. Bu tür durumlar genellikle geçicidir.

Kronik geniz akıntısı, ağız solunumu, gıcık öksürüğü ve boğaz temizleme de ses tellerinde yıpranma yapabilir. Burada, burun ve sinüs hastalıklarından reflü hastalığına kadar daha geniş alan önümüze açılıyor. Sigara kullanımı, bu durumlarla ilişkili olmanın yanı sıra “Reinke ödemi” gibi bir hastalığa da yol açabilir. Sigara ayrıca kanser öncesi lezyonlar ve ses teli kanserine neden olabilir. Bu tür hastalıkların belirtisi de ses kısıklığıdır.

Ayrıca sürekli konuşma veya performans gerektiren işler vardır. Bu mesleklere öğretmenleri, çağrı merkezi operatörlerini, banka çalışanlarını ve ses sanatçılarını sayabilirim. Ses tellerinin hassas yapısı zorlandığında nodül, kist veya polip adı verilen oluşumlar meydana gelebilir. Bu oluşumlar, ses tellerinin düzgün temasını engeller ve ses kısıklığına neden olabilir. Şiddetli bağırmalar da ses tellerinde yırtılmalara yol açabilir.

Sesimizi, gırtlak kaslarının koordine çalışmasıyla çıkarıyoruz. Yani, bu kasların ve sinirlerin sağlıklı olması gereklidir. Sinir zayıflıkları, ses teli felci ve çeşitli hastalıklar, ses kaslarını etkileyerek ses kısıklığına yol açabilir. Parkinson hastalığı, MS ve beyin tümörleri gibi nörolojik hastalıklar, ses kısıklığına neden olabilecek durumlardır. Aynı şekilde, sesi kontrol eden laringeal sinirin geçtiği bölgelerdeki kitle veya kanserler de gözardı edilmemelidir. Akciğer, boyun, beyin ve beyin sapına ait tümörler bu durumlardan bazılarıdır. Ses telinin bulunduğu gırtlak bölgesi ve komşuluğundaki yemek borusu ile tiroid kanserleri de akılda tutulmalıdır. Bu bölgelerde yapılan bazı ameliyatlar da sinir hasarına yol açabilir. Ses kısıklığına ne iyi gelir evde çözüm diye araştıranlar da bu olasılıkları bilmelidir.

Ses telinin doğumsal ve anatomik bozuklukları da mümkündür. Web formasyonu, sulkus vokalis gibi durumlar bu gruptadır. Ayrıca, gırtlak bölgesinde veya yakınındaki laringosel, Zenker divertikülü gibi yapılar da ses kısıklığına yol açabilir. Genel anestezi tüpüne bağlı tahriş veya granülom oluşumu da bu nedenler arasında yer alır.

Az sıvı alımı, bazı ilaçlar, Sjögren hastalığı ve radyoterapi de ses tellerinde kuruma oluşturabilir. Ses tellerinin nemini kaybetmesi, sesin kısılmasına veya çatallanmasına neden olabilir.

Son olarak, stres veya ruh halindeki değişiklikler de ses kısıklığına yol açabilir. Bu duruma psikojenik disfoni denir.

Görüldüğü gibi ses kısıklığının pek çok nedeni olabilir. Hastanın geçmişini ve yaşam tarzını sorgulamak, ayrıca muayene (indirekt laringoskopi) sırasında teşhise ulaşmak mümkündür. Endoskopik incelemeler, gırtlak bölgesinin daha ayrıntılı görülmesini sağlar. Laringovideostroboskopi adı verilen bir cihazla, ses tellerinin hareketi detaylı bir şekilde izlenebilir. Bu cihazlar, ileri düzeyde çalışan merkezlerde bulunur.

Ses Kısıklığı Tedavisi

Ses kısıklığının tedavisi, yukarıda belirtilen nedenlere bağlı olarak değişir. Ses kısıklığına ne iyi gelir, ses kısıklığı kaç gün sürer gibi sorulara verilecek cevap, teşhisle doğrudan ilişkilidir.

Ses kısıklığı için pastil soranlara ancak basit durumlar için tavsiye verilebilir. Eğer ciddi hastalıklar söz konusuysa, bunlar etkili olmayacağı gibi zaman kaybına neden olabilir. Nezle veya gribe bağlı ses kısıklığında hastalık tedavi edilirken ses istirahati önerilir. Burnun açık tutulması, öksürük ve salgıların azaltılması için çeşitli ilaçlar kullanılabilir. Pastiller, boğaz spreyleri, bitki çayları, ballı ıhlamur ve bol sıvı tüketimi faydalıdır. Hastalık geçtikçe sesin de düzelmesi beklenir. Vokal kord bowing gibi durumlar ise daha uzun süreli tedavi gerektirebilir. Bu durumda, iyi bir beslenme, proteinli gıdalar ve vitamin C desteği önemlidir.

Kronik geniz akıntısı veya burun tıkanıklığına bağlı ses kısıklığı tedavisi, farklı yöntemler gerektirebilir. Bu durumların tedavisine dair daha fazla bilgi, ilgili sayfalarımda yer almaktadır. Sigara içmek, tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir, hatta durumu daha da kötüleştirebilir. Reflü hastalığı ayrıca tedavi edilmelidir; gerekirse Gastroenteroloji uzmanından destek alınabilir.

Nodül, kist veya polip gibi lezyonlarda, ses terapisi ve diğer konservatif tedavi yöntemleri denenir. İyileşme sağlanamazsa, mikrolaringoskopi ile yapılan cerrahi müdahale ile çıkartılırlar. Reinke ödemi ve sulkus vokalis gibi durumlarda da mikrocerrahi uygulanabilir. Kanser öncesi veya kanser şüphesi bulunan lezyonlarda, biyopsi yapılması gereklidir. Bazı durumlar takip edilebilirken, gerekirse lezyon tamamen çıkarılır ve ileri tedavi uygulanır.

Ses teli felçlerinde, ilaç tedavisi yapılır ve nedenin araştırılması gerekir. Mesleğini sesinden kazanan bireylerde, ses teli felci düzelene kadar dolgu enjeksiyonları yapılabilir.

Nörolojik hastalıklar söz konusuysa, nöroloji uzmanlarından, psikojenik disfonilerde ise ses terapistlerinden ve psikiyatriden destek alınabilir.

Ses telinin kurumasına yol açan durumlarda bol sıvı alınması ve nemlendirici jellerin kullanılması önerilir. Ayrıca, her durumda burun solunumunun sağlanması şarttır.

Bu konuda geniş bir hakimiyetim olduğu dikkatlerinizi çekmiş olabilir. Tezim ses tellerine yapılan dolgu uygulamaları üzerineydi ve bu alanda deneyler yapmıştım. Ancak sonrasında tercihlerim değişti ve artık ses hastalıklarının teşhisini koyuyor ve ilk aşama tedavilerini üstleniyorum. Herhangi bir cerrahi müdahale gerektiren durumlarda ise hastalarımı yönlendirebiliyorum.

KBB Genel