Geniz akıntısı nasıl oluşur?

Geniz akıntısı aslında her insanda bulunan bir akıntıdır. Burnumuz içinde günde 1-1,5 litre kadar üretilen mukus salgısı, burun boşluğunun arkasına yani geniz bölgesine doğru ilerler; buradan boğaza indiğinde yutkunarak bunu temizleriz. Normal şartlarda bu olanları hissetmeyiz. Mukus adını verdiğimiz bu jel kıvamlı salgının görevi, burun içerisini örten mukozayı nemlendirmek ve temizlemektir. Bu şekilde burun ve sinüs boşluklarımız, buruna giren tozlardan, polenlerden, yabancı maddeler ile birikintilerden arındırılır. Ancak bazı hastalıklar ve çeşitli koşullar geniz akıntısı miktarında artışa yol açabilir. Ayrıca geniz akıntısının kıvamında koyulaşma ve yoğunlaşma da olabilir. İşte bu durumlarda geniz akıntısı hissedilir ve rahatsız edici hale gelebilir.
Geniz akıntısı hastalarının çoğunda altta yatan, burun içi ve sinüslerle ilgili bir sorun vardır. Ayrıca salgıları yoğunlaştırabilen bazı ilaçların kullanımı, inflamatuvar hastalıklar, hormonal durumlar, mevsim geçişleri, ısı değişimleri, sigara içilmesi ve az su içilmesi gibi pek çok ilişkisiz gibi görünen durum da geniz akıntısını etkiler. Geniz akıntısı ve nedeni uzun sürdüğünde, burun içerisindeki dokularda bozulmalar ve şişmeler meydana gelebilir; belirtilere burun tıkanıklığı da eklenebilir. Sonuçta bunlar da geniz akıntısını arttırabilir ve adeta bir kısır döngüye girilir.
Geniz akıntısının belirtileri nelerdir?
Geniz akıntısı hissedilir bir belirti haline geldiğinde, bu daha çok boğaz bölgesinde balgam hissi ile sık sık boğaz temizleme isteğine neden olur. Balgam çıkarma ve tükürme hastayı toplumda güç durumlara düşürür. Geniz akıntısının neden olduğu öksürük ve boğazda gıcık hissi oldukça rahatsız edicidir. Yoğun akıntı boğaza indiğinde, nefes borusuna kaçmaması için refleks ya da istemli olarak öksürük olur. Öksürük balgamlı olabileceği gibi kuru da olabilir. Bu tip öksürükler nedeniyle bazı hastalarda öğürmeler, mide bulantısı ve kusma gibi ek yakınmalar dahi görüyoruz. Geniz akıntısı belirtileri bazen burun tıkanıklığı, yüz bölgesinde dolgunluk, baş ağrısı ve hapşırma ile de beraber olabilir. Bu gibi durumlarda sinüzit hastalığı veya alerjik nezle ile ilişkili olduğuna sıkça rastlıyoruz. Geniz akıntısı hastalarının diğer yakınmaları arasında tekrarlayan boğaz sorunları, faranjit, kulak iltihaplanmaları, bronşit ve astım gibi hastalıklar da olabilir. Zira geniz akıntısı, bu hastalıkları tetikleyen veya tedavisini güçleştiren etkenler arasındadır.
Geniz akıntısının yaşla da ilgisi vardır (old man's drip). Burun içi mukoza örtüsünün yaşlanmayla değişmesi, geniz akıntısını arttırabilir. Hafif ısı değişimlerine yaşlı burunlar daha hassastır. Ayrıca akıntılar herhangi bir yiyecek veya özellikle baharatlı yendiğinde de tetiklenebilir.
Geniz akıntısı ile karıştırılan durumlar var mıdır?
Burada üzerinde durmak istediğim bir konu daha var. Bazı hastalarda geniz akıntısı olmadığı halde "akıntı varmış hissi" olabiliyor. Tekrarlayan endoskopik muayeneler ve takiplerle bu hastaları, gerçekten geniz akıntısı olan hastalardan ayırdedebiliyoruz. Akıntı olmadığı halde hissinin bulunması, çeşitli boğaz-geniz kitleleriyle, yaşlılıkla, inflamatuvar hastalıklarla veya psikolojik rahatsızlıklarla ilişkili olabiliyor. Bu hastalarda ileri araştırma ve tetkikler yapmak ve ilgili branşlara yönlendirmek gerekebiliyor.
Reflü hastalığı da hatalı bir şekilde geniz akıntısı gibi hissedilebilir. Mide asidinin boğaz ve gırtlak bölgesinde yaptığı tahriş nedeniyle, hastalar boğazlarındaki bu hissi geniz akıntısıymış gibi algılayabilir. Burun ve genizde, rutin yaptığımız endoskopik muayene sırasında, gerçek bir geniz akıntısı varsa bunu zaten görebiliyoruz. Gırtlak bölgesinin endoskopisinde de asit kaçağının (reflü) etkileri (interarytenoid pakidermi) saptanabilir. Hastaların bazılarına, yemek borusu-mide endoskopisi yapıldığı halde reflü hastalığı (laringofaringeal reflü) olmadığı söylenmiş olabiliyor. Oysa pHmetri kateteri takılmamış ve diğer araştırmaları tamamlanmamış hastalarda, reflü tanısı konulamamış olabilir. Reflü hastalarında ilgili branşlar tarafından araştırmaların tamamlanması ve hastalık saptanırsa en az 3-4 ay tedavi görmeleri gerekmektedir.
Geniz akıntısının çözümü var mıdır?
Geniz akıntısını endoskopik değerlendirme sırasında görerek saptadığımız hastaların çoğunda çözüm sağlanabilir. Bu akıntının çözümü için önce geniz akıntısının nedenini belirlemek gerekir. Hasta ile uzun uzun konuşarak, yakınmasının süresi ve ilişkili tüm durumlar etraflıca öğrenilmelidir. Geniz akıntısının birden fazla nedeni olabildiğinden, her ayrıntı bilinmelidir. Muayene sırasında geniz akıntısının kaynağı önce burunda aranır. İnce endoskoplarla yaptığımız burun içi muayenesinde (nazal endoskopi) elde ettiğimiz bulgular çok önemlidir. Burun boşluğu, sinüs kanallarının açıldığı bölgeler ile geniz bölgesinin tamamını bu optik-kameralı muayenede inceleyebiliyoruz. Bu şekilde geniz bölgesindeki akıntıyı, kaynaklandığı sinüs bölgesini, mukoza örtüsünün sağlığını, alerji olup olmadığını ve buna yol açan burun kaynaklı pek çok hastalığı doğrudan görüp, teşhis edebiliyoruz. Yani kısacası eğer geniz akıntısının nedeni/nedenleri doğru belirlenirse, elbette geniz akıntısını önlemek ve tedavi etmek olanaklı oluyor.
Geniz akıntısı muayeneler sırasında görülmeyen, sadece akıntı hissi olan hastaların tedavisinde benim faydam olmayabiliyor. Gerçek bir geniz akıntısı söz konusu olmadığı için, bu hasta grubunu olası durumlara göre başka branşların araştırma ve tedavilerine yönlendirmek gerekli olabiliyor.

Geniz akıntısı ameliyat gerektirir mi?
Geniz akıntısı olan hastalarda önce mutlaka bazı ilaç ve spreylerle tedavi uygularız. Burun işleyişinin desteklenmesi ve düzeltilmesi sayesinde çoğu vakada geniz akıntısında azalma görülür. Bunun için burnun çeşitli tuzlu su karışımları ile yıkanması da oldukça faydalıdır. Tüm bu uygulamaların doktor önerisi ile yapılması ve bulgulardaki değişimlerin endoskopik muayeneler ile takip edilmesi çok önemlidir. Yani tedavi verildiğinde, sonuç alınana kadar hastanın düzenli olarak kontrollerine gelmesi gerekir. Düzelme olması halinde tedavi sonlandırılabilir; düzelme olmaması halinde tedaviye eklemeler yapılır veya bir sonraki adıma geçilebilir. Bol su içilmesi, sigaranın azaltılması/bırakılması çok etkilidir; geniz akıntısının yoğunluğunun azalmasını sağlar. Sinüzit hastalığı ve alerjik nezle varsa, bunların da belirlenmesi ve tedavi edilmeleri gereklidir.
Geniz akıntısına yol açan neden sinüzit veya burun eti büyümesiyse ve bu durumlar uzun süreli ilaç tedavileri ile düzelmiyorsa, bu hastalıkların ameliyatla tedavisi sayesinde geniz akıntısını çözüme ulaştırabiliyoruz. Sinüzit hastalığının ameliyatla tedavisinde, endoskopik görüntü altında hassas araçlarla yaptığımız milimetrik çalışmalarla, sinüs kanallarının salgı akış yollarını düzenleyebiliyoruz. Bu ameliyata endoskopik sinüs cerrahisi diyoruz. Yapısı bozulmuş ve aşırı büyümüş burun etlerinin küçültülmesi de solunum yollarının açılmasında ve burun işleyişinde düzelme ile beraber, geniz akıntısının tedavisinde önemli rol oynayabiliyor. Ancak bunların hiçbiri, hastaların tabiriyle, "geniz akıntısı ameliyatı" değildir. Yapılan her tedavi ve uygulama geniz akıntısının sebebine yöneliktir. Zira geniz akıntısı bir hastalık değil, bir belirtidir.
Geniz akıntısının tedavisi ne kadar sürer?
Geniz akıntısının tedavi süresi farklı farklı. geniz akıntısının nedeni örneğin bir nezle veya grip ise, genellikle 5 ila 10 gün sürelik bir tedavi ile düzelir. Akut iltihaplı sinüzitlerde 10 ila 14 gün tedavi uygulanır; bazen basamak tedavisi ile süre uzatılabilir. Kronik sinüzitlerde bazen aylar süren tedavi gerekli olabilir. Kronik hadiselerde genellikle burun işleyişi bozulmuş olduğu için, bu tip mukoza sorunu olan hastalarda en az 3-4 hafta yıkama ve kortizonlu spreylerle tedavi vermeyi ve endoskopik takipler yapmayı tercih ederiz. Bu tedavi ve takipler ile geniz akıntısı tamamen ortadan kalkabilir. Tedaviden kısmi olarak fayda görenlere bir süre daha tedavi verir ve düzelene kadar takip ederiz. İlaçlarla tedaviden hiç fayda görmeyenlerde sinüs boşluklarının ve kanallarının durumunu görmek için sinüs tomografisi gibi görüntüleme yöntemlerine başvururuz. Sinüslerde anatomik veya işlevsel sorunlar varsa, operasyon ve benzeri ileri tedavileri planlayabiliriz. İlaçlarla tedaviden fayda görmeyen hastalarda yapılacak bir sinüzit ameliyatının ortalama süresi 1 saattir. Ancak operasyon sonrası pansumanlar 1-3 hafta, takipler ise 2-6 ay kadar sürebilir. Özel bir sinüzit tipi olan polipli sinüzit hastalarını, operasyon sonrasında bir kaç sene, yılda 1-2 defa görmemiz gerekir.
Geniz akıntısının sinüzit ile bağlantısı nedir?
Akut sinüzitlerde sinüs boşlukları iltihapla doludur ve sinüs kanallarından burun boşluğuna iltihap akışı olur. Burun boşluğundan da genize ve boğaza sarı-yeşil renkli balgam gelişi olur. Üst solunum yolu infeksiyonlarında hissedilen burun-geniz akıntısı bu şekildedir. Bu durum sıklıkla bir nezle-gribi takiben ve kırgınlık ile ateş gibi hastalık belirtileri ile birliktedir. Bu hastalar, geniz akıntılarının günler veya haftalardır olduğunu söylerler.
Kronik sinüzitli hastalar ise geniz akıntılarının aylardır veya yıllardır olduğunu ifade ederler. Buradaki akıntılar genellikle iltihaplı değildir. Sinüs ve mukoza işleyişindeki bozukluk nedeniyle yoğun jel veya uhu gibi yapışkan; grimsi, bazen beyaz ve şiddeti dönemsel olarak değişen bir geniz akıntısı olur. Örneğin yazın kronik sinüzit hastaları kuru-sıcak hava ve tuzlu deniz suyu ile oldukça rahatlarlar. Kış mevsimi ve hastalıklarla beraber yakınmalar şiddetlenir.
Geniz akıntısına yol açan sinüslerle ilgili bir diğer durumda sinüzit hastalığı yoktur, fakat bir salgı kısırdöngüsü vardır. Olağan koşullarda sinüsün doğal deliğinden akıp gitmesi gereken mukus salgısı, diğer bir delikten sinüse geri döner durur. Aksesuar ostium salgı kısırdöngülerinde, ilaç ve sprey tedavileri sırasında iyiye giden, fakat tedavi kesildiğinde tekrar başlayan inatçı bir geniz akıntısı olur. Bu tip aksesuar delikler normalde de olabilir, yani yapısal olarak bulunabilir ya da eski tip sinüzit ameliyatları sırasında açılmış olabilir. Bu delikler ince kesitli sinüs tomografisinde bazen görülebilir. Ama mukus salgısının sinüsün doğal kanalından çıkarak, aksesuar delikten sinüsün içerisine döndüğünü endoskopik muayenede görmemiz, kesin teşhis için en önemlisidir. Bunun için orta sinüs pasajına (orta meatus) girerek değerlendirmemize olanak sağlayan ince pediatrik optiklerin varlığı (2,7mm çaplı) ile bu endoskopik muayeneyi yapabilmek ve bulguları yorumlayabilmek için de deneyim çok önemlidir.
Geniz akıntısını önlemenin yolları nelerdir?
Geniz akıntısı önlemenin yollarından biri bol bol su içmektir, günde en az 2-2,5 litre su içilmelidir. Sigara içilmemesi ve tozlu-dumanlı, hava kirliliği olan ortamlardan uzak durulması gerekir. Hastaların burunlarına tuzlu su spreyleri veya solüsyonları kullanmaları faydalıdır. Burada burun yıkamanın önemini bir kez daha vurgulamak gerekir. Alerjik nezlesi olanların alerjenlerle teması azaltmak için önlemler alması gerekir. Dönemsel olarak doktor kontrolünde alerji tedavileri kullanılabilir. Diğer yandan burun mukozasında ve işleyişinde bozulmaya neden olan esas hastalıklar belirlenmişse, bu durumda artık önlem almak değil, bunların tedavisine başlamak gerekir.
mrb hocam bende geniz akıntısı varmı bilmiyorum ama boğazımda bir hırıltı meydana geldi neden olur acaba
Merhaba Mert Bey, boğaz, gırtlak ve nefes borusuna ait hastalıklarda bu olabilir. Krup dediğimiz hastalık ve akciğer sorunlarında da hırıltı olabilir. Bir KBB Uzmanına gitmeniz doğru olur; gerekli olursa sizi ilgili branşlara da yönlendirebilir.
Hocam ben ğitmediyim doktor kalmadı; 11 aydır sürekli akıyor bana bir yardımcı olursanız sevinirim
Henüz bana gelmediniz Cemaz Bey. Geniz akıntısının tedavisini belirleyebilmek için önce kaynağını/sebebini belirlemek gerekir. Bu konuda ön teşhisleri endoskopik muayene bulgularına göre belirleyebiliyorum. Takipler ve araştırmalar yaptıktan sonra esas teşhisler ve tedavileri ortaya çıkabiliyor. Yani geniz akıntısının bir çözümü olup olmadığı da bunlardan sonra anlaşılıyor. İletişim bilgilerimizden aradığınızda sekreterim Merve Hanım size randevu oluşturur
Hocam bende geniz akıntısı oluyor.Gece uykuda olduğu an soluk borusuna kaçıyor oksijen alamıyorum ne yapmam gerekir uykuda yakalanmak beni zorluyor korkuyorum
Geçmiş olsun Veysel Bey, geniz akıntısını ve kaynaklandığı yeri endoskopla yaptığımız burun-geniz muayenesinde görebiliyoruz. Genellikle burun-sinüs hastalıklarında bu olur ama başka sebepler de vardır. Takipler sırasında teşhisi yaptıktan sonra, tedavisini de belirleyebiliyoruz.
TEKRAR MERHABA ATİLLA HOCAM. BEN SİZE 02.09.2023 TARİHİNDE GENİZ AKINTISI İLE İLGİLİ BİR SORU SORMUŞTUM. SİZDEN YARDIMINIZI RİCA ETMİŞTİM. SİZDE HEMEN BANA DÖNÜŞ YAPARAK CEVAP VERDİNİZ. SAYIN HOCAM ÖNCELİKLE ŞUNU BELİRTEYİM Kİ. İNANIN BANA HEMEN CEVAP VERMENİZ BENİ ÖYLE MUTLU ETTİ Kİ ANLATAMAM. BU DAVRANIŞINIZ SİZİN İNSANLARA NE KADAR DEĞER VERDİĞİNİZİ GÖSTERDİ BANA. SAYIN HOCAM GERÇEKTEN ÇOK SAYĞIDEĞER ÇOK HÜMANİST BİR İNSANSINIZ KEŞKE ANKARADA OLSAYDINIZ. DEĞERLİ HOCAM SİZDEN BİR RİCAM OLACAK. ANKARADA AYNI SİZİN GİBİ HASTASINA DEĞER VEREN BİR KBB DOKTORUNA BENİ YÖNLENDİREBİLİRMİSİNİZ. BUNA ÇOK İHTİYACIM VAR. ŞUAN ÇOK ACI ÇEKİYORUM YARDIMLARINIZ İÇİN ŞİMDİDEN ÇOK TEŞEKKÜRLER HOCAM ALLAH SİZİN GİBİ İYİ KALPLİ DOKTORLARIMIZI BİZDEN EKSİK ETMESİN EN DERİN SAYGILARIMLA
Serdar Bey çok teşekkürler; malesef aynı stilde çalışan tanıdığım yok. Ama Ankara ve daha uzak yerlerden çok hastam gelir. Bir gün sizi de beklerim
MERHABA HOCAM. BEN ANKARADAYIM BENDE UZUN YILLARDIR KOYU KIVAMLI YAPIŞKAN GENİZ AKINTISI VAR. ONLARCA DOKTORA GİTTİM. DOĞRU DÜZGÜN TEDAVİ GÖREMEDİM. BOL BOL İLAÇ VERİP GÖNDERDİLER. ŞİMDİYE KADAR İLAÇLAR FAYDA ETMEDİ. BU GENİZ AKINTISI YÜZÜNDEN SOKAĞA ÇIKAMAZ OLDUM. ÇÜNKÜ DEVAMLI BENDE ÖĞÜRME YAPIYOR. EN SON GİTTİĞİM HASTANE DE 09.08.2023 TARİHLİ TOMOĞRAFİ SONUCUNDA ŞU YAZIYOR. ETMOİD HÜCRELERDE VE HER İKİ MAKSİLLERR SİNÜSTE MUKOZAL KALINLAŞMALAR İZLENMİŞTİR. (KRONİK SİNÜZİT ?) DİĞER PARAZANAL SİNÜS AERASYONLARI NORMALDİR. SOL TARAFTA OSTEOMETAL KOMPLEKS DÜZLEMİ KAPALIDIR. NAZAL SEPTUMDA "S" ŞEKLİNDE DEVİASYON İZLENMİŞTİR. KEMİK YAPILARDA PATOLOJİK BULGU SAPTANMAMIŞTIR DİYE YAZIYOR. KIMETLİ HOCAM EĞER TOMOĞRAFİME BAKMAK İSTERSENİZ DE E NABIZ ŞİFREMİ SİZE HEMEN GÖNDEREBİLİRİM. TEDAVİ EDEBİLİRSENİZ YANINIZA RANDEVU ALARAK GELEBİLİRİM. MÜJDELİ HABERİNİZİ BEKLİYORUM. EN DERİN SAYGILARIMLA SAYIN HOCAM
Merhaba Serdar Bey, geniz akıntısına yol açan durumların başında burun-sinüs hastalıkları ve özellikle kronik sinüzit geliyor. Ama sinüs filmini tek başına değerlendirmek doğru olmuyor; endoskopik burun muayenesindeki bulgular bundan daha önemlidir. Ayrıca sinüzit hastalığının çeşitleri vardır ve tedavileri farklı olabilir. Tedavi aşamalarını hep takipler sırasındki mukoza bugularına göre belirleriz. Dolayısıyla tedavi edip edemeyeceğimizi de zaman içinde anlayacağız. Sizde de adımları bu şekilde atmalıyız. https://www.milliyet.com.tr/pembenar/op-dr-atilla-sengor/sinus-filmleri-nasil-yorumlanmali-6975718 ve https://www.milliyet.com.tr/pembenar/op-dr-atilla-sengor/sinuzit-tek-bir-hastalik-degildir-6861951 linklerinde bulunan yazılarımı okuyabilirsiniz. Saygılarımla