Burun Estetiği Sonrası Burun Tıkanıklığı
Burun tıkanıklığı problemini estetik burun ameliyatı (rinoplasti) geçirmiş kişilerde de görüyoruz. Bunların bazılarında ameliyattan önce de nefes sorunu vardır. Genellikle herkesin beklentisi, burun şeklinin düzeltilmesiyle birlikte tıkanıklığın giderilmesidir. Ancak rinoplastiden önce burundan rahatça nefes aldığı halde, ameliyattan sonra burunları tıkananlar dahi olabiliyor.
Burnun dış yapısı, yüzün estetik görünümüyle, sosyal yaşam ve özgüven için önemlidir. Ama sağlık açısından baktığımızda, burnumuz solunum sisteminin başlangıç noktasıdır. Soluk havasının vücuda alınması, filtrelenmesi ve algılanması görevlerini üstlenir. Burundan solunan hava, burun içindeki yapıları saran mukoza tabakası tarafından ısıtılır, nemlendirilir ve temizlenir. Bu şekilde filtrelenmiş hava akciğerlere ulaşır. Burnun iyi olması, ağız, boğaz, ses telleri ve akciğer sağlığı için önemlidir. Ayrıca dolaşım sistemi, uyku kalitesi ve daha birçok fizyolojik süreç için hayati öneme sahiptir. Bu nedenle, estetik açıdan hoş bir burun hedeflenirken, solunum kalitesinden ödün verilmemelidir. Hatta, mevcut solunum fonksiyonlarının korunması veya iyileştirilmesi amaçlanmalıdır.
Rinoplasti operasyonu sırasında, burun çatısı daraltılabilir veya yüksekliği azaltılabilir. Bu işlemlerin, burun içindeki hava kanallarını bozmayacak şekilde yapılması gerekir. Aynı şekilde, burun kanatları ve burun deliklerine de, hava girişini daraltmayacak bir yaklaşımla müdahale edilmelidir. Burnun dış görünümü şekillendirilirken, burun içindeki anatomik yapılar da uyarlanabilir. Halk arasında burun kemik ve kıkırdak eğrilikleri olarak bilinen deviasyonlar düzeltilebilir. Burun eti olarak bilinen konkalar eşzamanlı olarak küçültülebilir. Bu tür uygulamalar genellikle rinoplasti konusunda uzmanlaşmış her cerrah tarafından gerçekleştirilebilir. Ancak bazı hastaların durumları bu kadar basit olmayabilir.
Burun sağlığını en çok bozan ve sonradan tıkanıklığın kötüleşmesine sebep olan durum sinüzit hastalığıdır. Sinüzit herkesin sandığı şekilde baş ve yüz ağrısı ile belirti vermeyebiliyor. Özellikle kronik sinüzitlerin daha sinsi belirtileri vardır; bunların iyice sorgulanması gerekir. Bunlar fark edilmez ve önlem alınmazsa, rinoplasti hastasının ve doktorunun gelecekte sorun yaşama olasılığı artar. Bu tür durumların çoğu ameliyat öncesi sorgulama ve endoskopik muayene ile yakalanır. Bazı hastalarda düzenli takipler yapılarak burnun ameliyata hazır hale getirilmesi gerekir.
Hastanın tıbbi öyküsünde dikkat edilmesi gereken özellikler:
- Tedavilere dirençli burun tıkanıklığı,
- Geniz akıntısı,
- Sık tekrarlayan enfeksiyonlar (nezle, grip, sinüzit)
- Yüz bölgesinde dolgunluk hissi,
- Baş ağrıları,
- Sigara kullanımı,
- Burunda kabuklanma,
- Burun spreyi bağımlılığı,
- Alerjik yakınmalar, tedaviler
- Daha önce geçirilmiş burun ameliyatları
Endoskopik muayeneyi burun içi hastalıkları doğrudan görmek için yaparız. Burun mukozasını, salgıları, burun içi yapıları ve hava geçiş yollarını detaylı olarak inceleriz. Orta burun pasajı (orta meatus), solunumun hissedilmesi ve sinüs sağlığı açısından en kritik bölgedir. Buradan hava geçişini engelleyen durumlar çok çeşitlidir:
- Orta konka hipertrofisi (büyümesi),
- Mukoza ödemi/şişmesi,
- Paradoksik (ters kavisli) orta konka,
- Lateralize (dışa doğru eğimli) orta konka,
- Konka bülloza (balonlaşmış orta konka),
- Sinüzitler (akut/kronik ve özellikle polipli sinüzit),
- Antrokoanal polip,
- Sineşi (yapışıklıklar),
- Eğrilikler (deviasyon),
- Papillomlar ve tümörler
Bu durumlar endoskopik muayene sırasında doğrudan gözlemlenebilir. Bu sayede gerekli önlemler alınabilir, doğru ve kapsamlı bir ameliyat planı oluşturulabilir.
Aksi takdirde, estetik ameliyat sonrasında burun tıkanıklığı başlayan bir hasta oldukça mutsuz olabilir. Burun içinde bir hata yapıldığını düşünerek hekimini suçlayabilir.
Bu bağlamda, gereken ek ameliyatlar rinoplasti ile eş zamanlı olarak yapılabilir. Bazı hastalıklar rinoplastiden önce, bazıları ise daha sonra ele alınabilir. Nadir durumlarda, örneğin tümör veya polipli sinüzit gibi hastalıklarda, rinoplasti ameliyatından vazgeçmek gerekebilir.
Bu metnin amacı, rinoplasti hastalarını endişelendirmek değildir. Bir rinoplasti hastasının memnuniyeti için ferah ve rahat nefes alması da gereklidir. Burun estetiği yapmayan bir KBB Uzmanı olarak, bu ameliyattan sonra burun tıkanıklığı şikayetiyle başvuran hastalarla sıkça karşılaşırım. Bunların büyük bir kısmında orta pasaj sorunu gözlemliyorum. Buradaki sorun genellikle ilaç tedavileriyle veya bazı durumlarda cerrahi müdahale ile çözülebilmektedir. Diğer durumların çoğu da, eğer geri dönüşü olmayan anatomik bir eksiklik oluşmamışsa, tedavi edilebiliyor. Ancak vurgulamak gerekirse, en doğrusu, tüm koşulların rinoplasti ameliyatından önce ortaya konmasıdır. Tüm olasılıklar hastaya detaylı bir şekilde anlatılmalı ve tedavi planına dahil edilmelidir. Bu da ancak rinoplasti öncesi detaylı bir endoskopik muayene ve fonksiyonel değerlendirmeyle mümkündür.
Faydalı Linkler
Burun Eti Büyümesi –
Konka Şişmesi Püf Noktaları
Dr. Atilla Şengör burun eti büyümesini pek çok yönüyle anlatıyor. Burun tıkanıklığı dışında diğer belirtileri, ilaçla tedavisi, ameliyat gerekli olursa hangi yöntemle yapılacağı, tampon konulup konulmadığı ve tekrarlama olasılığı gibi burun eti büyümesinin püf noktalarını anlatıyor.
Lazerle Burun
Ameliyatı Videosu
Konka şişmelerinde (burun eti büyümesi) lazerle küçültme ameliyatı yapılması yeni bir yöntem olmamakla beraber çok teknik bir konu. Dr. Atilla Şengör burunda lazer kullanımı üzerine video görüntüsü eşliğinde bilgi veriyor.
Burun Eğriliği
Nasıl Ameliyat Edilir?
Deviasyon ameliyatı çok titizlikle yapılmalıdır. Burun eğriliği ameliyatında dışarıdan kesi yapılmaz. Klasik septoplasti ya da endoskopik septoplasti yapılabilir. Operasyon bitiminde genellikle burun içine süngersi ya da silikon tampon konulur.